Sanal gerçeklik teknolojisiyle “gitmeden gitmek” artık mümkün. Metaturizm dönemi başlıyor: Plajda yürüyen avatarlar, sanal kokteyller ve dijital gün batımları…

Turizm 2025’te yeni bir boyuta geçiyor: Burada bavul yok, uçuş yok, jet lag yok… Ama deniz var, gün batımı var, spa var. Ve tabii ki siz – ya da daha doğrusu, sizin dijital ikiziniz: avatarınız.

MetaEscape Maldives adlı sanal otel, bu yıl başında beta kullanıcılarını ağırlamaya başladı. Sanal gerçeklik gözlükleriyle bağlanan kullanıcılar, Maldivler’in en popüler resort otellerinden birinin birebir modellenmiş haline giriş yapıyor. Üstelik check-in’den yoga seansına, gün batımı happy hour’ına kadar her şey birebir simüle edilmiş durumda.

Metaturizm Nedir?

Metaturizm kısaca, tatil destinasyonlarını fiziksel olarak ziyaret etmeden, dijital ortamda deneyimlemek anlamına geliyor. Bunun bir adım sonrası ise “birebir hissederek” deneyimlemek! Yapay zekâ, haptik dokunuş teknolojisi ve ses mühendisliği sayesinde şu anda kumsalda yürüme hissi, dalga sesleri ve rüzgâr simülasyonu, masaj ritmini taklit eden koltuk titreşimleri sunulabiliyor.

Ne Yapabiliyorsunuz?

Avatarınızla otele check-in yapıyorsunuz.

Deniz kenarında yürüyüşe çıkabiliyorsunuz.

Spa rezervasyonu yapıp sanal masaj “hissiyatı” alıyorsunuz.

Kokteyl barında oturup başka avatarlarla sosyalleşebiliyorsunuz.

Yoga dersi, paddle board, akşam partisi gibi aktivitelere dijital olarak katılabiliyorsunuz.

Ve tüm bunları yapmak için ihtiyacınız olan tek şey: bir adet VR gözlük ve 60 dakikalık boş bir zaman dilimi. 

Metaturizm, geleneksel tatil anlayışını tamamen sona erdirmiyor elbette. Ancak turizmin erişilebilirliğini artırıyor, pazarlama biçimlerini dönüştürüyor ve deneyimi daha kapsayıcı hâle getiriyor. Şimdilik fütüristik bir fantezi gibi görünse de 2026 yaz sezonu için Türkiye’de sanal Pamukkale, Kapadokya ve Bozcaada proje otelleri konuşulmaya başlandı bile.